İsim:Feridüddin Hashasin
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 28
Element: Torpak
Konum: Torpak ülkesi
Boy: 179cm
Kilo: 82 kg

Görünüm:
Hei - DTB
Orta uzunlukta siyah saçları vardır, gözlerinin altına uzanacak uzunluktadır bu saçlar. Gözrengi siyahtır, kıyafet olarakta saçları ve gözleri ile aynı rengi paylaşan uzun bir cüppe ve içine rahat hissettirecek basit bir shinobi kıyafeti giymektedir.

Kişilik:
Poker face diye tabir edilecek sakinlikte ve ifadesizlikte bir yüzü vardır. Genel olarak etrafında gerçekleşen olaylara çok fazla kafa patlatmasına rağmen bunu tanıdığı iki kişi dışında kimseye ifade etmez. Genel olarak geleceğe açık bir bakış açısı vardır. Sakinliğini koruyup dünyaya barış ve özgürlüğü getirmek amacı dışına çıkacak hiç bir duyguya izin vermezken bu amaca uyacak her türlü işi göz kırpmadan yapabilir. Narsist olduğu gerçeği ve bilgi açlığı değişmezdir. Sürekli olarak öğrenmek ister, bu yanlızca bilimsel bilgi değil aynı zamanda insanların arasındaki ilişkiler de dahildir. Gizli olanı öğrenmek bir çeşit hastalık gibidir. Özgürlük damarlarında akan kandır!

Geçmiş:
Çocukluk günlerimden beri öğrenmenin her türlüsüne yönelik içimde bir aşk uyanmıştı. Alim olmak istiyordum. On yedi yaşıma kadar bilginin arayıcısı ve araştırıcısı oldum. Bilgiyi araştırmak kolay değildi, bunu aramak için ok iki yaşımda babamın yanıma tahsil ettiği iki kişi ile yola çıktım. Yolculukta bilginin anlamını öğrenmek için çabaladım. Dünyayı gezdim denemez ancak pek çok yer gördüm denebilir. Zihinimi arındırmak için çıktığım yolculuk sırasında köyümden hiç haber alamadım ne yazık ki. Zamanında köyümün şefi olan babamın adının duyulmadığı diyarlar gezdik.

Yolumun ortasında yirmi yaşıma bastığım sırada bir kadına aşık oldum. Bilginin sevginin yüceliğinden geldiğini düşünmek istedim ancak tampon bir bölgede yaşayan o orkide kokulu kadının ömrü çok uzun sürmedi. Hastalıklar ve açlık onun bedenini kırıp bitap etmişti. Ölümü ile garip bir aydınlama ile tanıştım. Yıllarca gezdiğim şehirlerin her yerinde değişmeyen tek şeyin ölüm olduğunu görmüştüm ancak benim yaptığımın başımsız bir şekilde gökteki kartal gibi uçmaktan .

Böylece bilgiye olan açlığım bana felsefenin öğretilerini açmıştı. Yanımda benden çokta büyük olmayan iki adamımla birlikte Toprak Ulusu'ndaki büyük kütüphaneleri dolaşmaya başladık. Öğrenmeye ve bunları idrak edip hayatımın ilerleyişi yönündeki dereyi yönlendirmeye başladım. Suyun akışına bakıp o konuda felsefe yapmayı öğrendim, makaraları ve diğer kaldıraç çeşitlerini araştırdım. Onları gelişimi için kafa patlattım. Edebi eserler topladım her gittiğim yerden ancak bir süre sonunda paramız bitmişti.

Yanımdaki kişiler silah kullanmak konusunda bilgili kimselerdi. Ok atmayı ve bıçak ile deri yüzmeyi öğrendim onlardan. Ormana gidip ayak izlerinden geyikleri takip etmeyi, ağaç kırıklarından ve toprağın üstündeki şekilden kilo boy ölçmeyi öğrendim temelde. Bilgi garip bir şeydir ki insan öğrendikçe kendini daha da bağımlı hisseder bir hale geliyor. Bende daha fazlasını öğrenmek için daha fazla gezdim. Özgürlüğün kıymetini öğrendim her savaş bölgesinden geçişimde. Sonunda bir adam olduğumu idrak edecek kadar aptal olduğumdaysa köyüme geri dönmek için yola koyulduk. Pek çok erdem ve günahın barındırdığı bir zihinle dönüş yolumda dedikoduları duyan bir kulağa da sahip olmuştum. Uzun zamandır küçük taşkınlıklar vardı, her zaman vardı. Avatarın yakalanması da bu küçük taşkınlıkların sonu demekti sanırsam. Büyük çanlar çalmaya başlamıştı.

Sonunda evime döndüğümde pek çok şey değişmişti. Bizim olan yerler artık başka birinin adı altında işlenen topraklar olmuştu. Gençlerin diyar diyar gezip erkek olarak geri döndüğü memleketim artık baskıdan ezilmiş ve şuuru yerinde olmayan bir ayyaş gibi ne yaptığını bilemez hale gelmişti. Bunu gören yolda gerek arkadaşım, gerek adamım, gerekse öğrencim olan Eza ve Ermin bu durum karşısında ne yapacağını bilemez olmuşlardı. Zihnen güçlü dediğim Ermin bile ellerini sıkmış öğrenmek istiyordu. Derebeyleri kendine bağlanırken bizim gibi kartalları kafese sokup savaş adı altında altına boğulmak isteyen şarlatanın ne istediği yönünde. Bense, öncelikle evimi geri almalıyım. Sonrasında yumruklarımı sıkıp saldırabilirim.

Statlar:
Fiziksel Statlar
Güç:3
Hız:5
Bünye:5
Farkındalık:4

Mental Statlar
Zeka:6
Bilgelik:6
Odak:6
Hafıza:6

Sosyal Statlar
Hitabet:5
Karizma:5
Ticaret:3
İkna:5

Ruhsal Statlar
Ki Rezervi:1
Ki Kontrolü:1
İrade:5
Sükunet:5
Dövüş Stili :(Eklenecek)
Mal Varlığı: 1 tane altın siqqe

Last edited by Feridüddin Hashasin (16-12-2016 00:16)